Meclis’te güncel konuşmalar devam ediyor.
Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı, DP Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, eleştirilere yanıt verdi.
Ataoğlu, çevreyle ilgili ellerinden geleni ortaya koymaya çalıştıklarını dile getirdi.
“Eğitim Bakanlığı ile imzalamış olduğumuz protokol sonrasında çevre dersini bütün okullarımıza koyma şansını bulduk” diye konuşan Ataoğlu, eğitmenler ve Çevre Dairesi’ndeki yetkililerle okulları tek tek gezerek, öğrencilere çevre eğitimiyle ilgili bilgi aktarma şansı bulduklarını belirtti.
Her perşembe günü ilçelerde sivil toplum örgütleri ve yerel yönetimlerle çevre temizliği etkinliği yapıldığını ifade eden Ataoğlu, Girne bölgesinde piknik alanında temizlik yapılmasından beş gün sonra aynı bölgeyle ilgili “çevreye duyarsızsınız” mesajlarını aldığını söyledi. İnsanların duyarsızlığı nedeniyle üzüntüsünü ifade eden Ataoğlu, çocuk yaşta çevre eğitimi verilmesinin önemini vurguladı. Ataoğlu, “Sokağa çıktığımızda kendi evimizdeymiş gibi hareket etmemiz gerektiğini bilmemiz lazım” dedi.
Dokuz adet sabit ve iki adet mobil hava kalitesi ölçüm istasyonu olduğunu dile getiren Ataoğlu, ülke genelinde 24 saat hava kalitesinin izlendiğini söyledi. Egzoz emisyon denetimlerinin bütün bölgelerde polis eşliğinde yapıldığını ifade eden Fikri Ataoğlu, denetimlerle ilgili rakamları da paylaştı.
Yaz dönemi için denizlere girilip, girilemeyecek noktalarla ilgili tahlil sonuçlarının ilerleyen günlerde açıklanacağını söyleyen Ataoğlu, mavi bayrak ödüllendirilmesiyle ilgili çalışmaların da sürdüğünü ifade etti.
Tehlikeli atık için ülkede geri dönüşüm tesisinin kurulduğunu dile getiren Ataoğlu, 1 Ocak 2025 itibarı ile poşetlerin tamamen ortadan kalkacağını vurguladı.
Müzik izinleriyle ilgili ciddi denetimlerin yapıldığını kaydeden Başbakan Yardımcısı Ataoğlu, bölgeye kurulacak arıtma sistemi hakkında Lefke Belediye Başkanı ve sivil toplum örgütleriyle toplantı yaptıklarını da söyledi.
“Çevremizin ne kadar önemli olduğunun herkesin farkında olması gerekir” diyen Ataoğlu, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nün sembolik bir gün olarak kutlanmasını temenni etti.
Cumhuriyetçi Türk Partisi Gazimağusa Milletvekili Erkut Şahali de, “Eski Eserler Yağması” konulu güncel konuşma yaptı.
“Çevre konusu alarm vermekte” diye konuşan Şahali, Mağusa surlarının yıkılmaya yüz tuttuğunu ve “yağmalandığını” öne sürdü.
“Daha enteresan tarafı sığınak dediğimiz yerler minicik kapılardan kocaman mekanlardan ibaret” diye konuşan Şahali, eleştirilerde bulundu.
Islak hacimlerin tarihi surlar için kanser hücresi olduğuna dikkat çeken Şahali, “Tarihi surların kum taşları ıslak hacimlere dayanamaz ve çözülmeye başlar. Bu mekanlarda kime nasıl ne amaçla tahsis edildi?” diye sordu.
Tarih boyunca pek çok savaşla el değiştirmiş Mağusa’da yeni bir “istila” döneminin söz konusu olduğunu savunan Şahali, Mağusa Surlariçi’ndeki mekanların “kime hangi koşullarda ve hangi amaçla tahsis edildiğine” dair kamuoyuna yapılmış herhangi bir bilgi olmadığını ifade etti.
“Kime ne hakla bu mekanları kiralıyorsunuz?” diye soran Şahali, “talana derhal dur denilmesi” gerektiğini ifade etti.
Mağusa surlarının trafik terörüne de kurban gittiğini dile getiren Şahali, bir an önce önlem alınmasını gerektiğine dikkat çekti.
Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı, DP Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, yeniden söz aldı.
Ataoğlu, tarihi yerler, müze ve ören yerlerinin gereken saatlerde ve mesai dışı saatlerde açık olmadığına yönelik şikayetlerin değerlendirildiğini belirtti.
Bütçeden dolayı bazı sıkıntıların olduğunu aktaran Ataoğlu, “Türkiye ve farklı ülkelerde örnekler alarak nasıl ve ne şekilde yapabiliriz. Bu konuda da çalışmalar yapıyoruz.” diye konuştu.
Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya da, “Asgari Ücret Yasası ve Sömürüyü Katmerleme Hazırlıkları” konulu güncel konuşma yaptı.
Derya, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın asgari ücret yasasında değişiklik hazırlığı yaparak Bakanlar Kurulu’na sevk ettiğini belirterek,
“Buram buram emek sömürüsü, ayrımcılık, ırkçılık kokan bir çalışmaya daha imza attılar” iddiasında bulundu.
Derya, sosyal devletin kendi sınırları içerisinde yaşayan insanlara gıda, barınma, sağlık ve eğitim hizmeti verebilen bir yer olması gerektiğini belirtti.
KKTC yasalarında, ülkede çalışma hayatını, emekçi haklarını, işverenin yükümlülüklerini asgari düzeyde belirleyen uluslararası sözleşmeler olduğunu kaydeden Derya, bu yasaların yıllar önce Meclis tarafından kabul edildiğini ifade etti.
“Yabancı emek sömürüsünü derinleştirecek hazırlıklar yapıyorlar” diyen Derya, kamu kaynaklarının çarçur edildiğini savundu.
Halktan her türlü kesintinin yapıldığını ifade eden Derya, “124 TL’nin hesabını yaptılar, asgari ücrette de düzeltmeye gittiler.” dedi.
Derya, yerli iş gücünü daha da zora sokacak adımlar atılmaya çalışıldığını dile getirerek “Hükümetler eğer güçlerini halktan alıyorlarsa halktan gelen eleştirilere kulak verirler” ifadesini kullandı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Ürün Solyalı da, “1 Haziran ve Çocuk Hakları” konulu güncel konuşma yaptı.
“Hükümet koltuklarını işgal edenlerin güzel sözlerle çocuklara sahip çıkacakları konusunda birtakım güzel yazılar paylaştıklarını” ifade eden Solyalı, istismara uğrayan çocuklarla ilgili hiçbir devlet politikasına sahip olunmayan bir dönemden geçildiğini ifade etti.
Savaşlar, bölgedeki göç akını, bombalar nedeniyle neredeyse 50 milyondan fazla çocuğun ülkesini terk etmek zorunda kaldığını belirten Solyalı, yüz binlere dayanan çocuğun da hayatını kaybettiğini belirtti.
Ülkede çocuk haklarına ilişkin bir politikanın olmadığını defalarca dile getirdiklerini ifade eden Solyalı, ülkede istismara uğrayan çocuk sayısının arttığını öne sürdü.
“Geçen yıl çocuklar için iki temel başlık konuşmuşuz. Biri din istismarı diğeri cemaatler” diyen Solyalı, okullardaki şiddet vakalarının arttığına değindi, sigara bağımlılığının ilkokullara kadar indiğini söyledi.
Solyalı, asgari ücretle evini döndürmeye çalışan ailelerin çocuğunu markete götürmekten imtina eden bir pozisyonla alışverişini yaptığını kaydetti.
Çocuk izleme merkezlerinin kurulmasının önemine dikkat çeken Solyalı, “Devlet çocukların farkında değildir. Şemsiyesini lütfen çocukların üzerine de açsın” diye konuştu.
Cumhuriyetçi Türk Partisi Girne Milletvekili Fazilet Özdenefe de, “Çevre” konulu güncel konuşma yaptı.
5 Haziran’ın çevrenin koruması konusunda dünya çapında bir farkındalık ve eylem günü olduğuna dikkat çeken Özdenefe, çevre gününün ülkede sembolik olarak kutlandığını dile getirdi.
“Gerekenlerin yapılmadığı süreçlerden geçiyoruz.” diye konuşan Özdenefe, eğitimden sağlığa birçok alanda Kıbrıslı Türklerin sıkıştığını ve nefes alamadığını savundu.
Mevzuatlarda eksikliklerin olduğunu dile getiren Özdenefe, güncellenmesi gereken noktaların olduğunu ve denetlenmeyle ilgili de ciddi sıkıntıların bulunduğunu belirtti.
“Bugün hala daha bu ülkede çevre koruma bölgelerinin kaydı yoktur, ormanların kaydı yoktur” diye konuşan Özdenefe, yaz aylarının başında iki spesifik konu bulunduğunu, bunlardan ilkinin orman yangınları, diğerinin ise çam kese böceği olduğunu belitti.
Özdenefe, yangınların sadece ormanlara zarar vermediğini, yaban hayvanları, sürüngenler, böcekler, mikroorganizmalar ve doğal hayatın geneline büyük tahribat verdiğine dikkat çekti.
Yaz döneminin çok önemli olduğunu belirten Özdenefe, çam kese böceği ile mücadelenin önemine vurgu yaptı.
Çam Kese Böceği konusunda havadan biyolojik mücadeleyle ilgili olarak bir karar alındığını dile getiren Özdenefe, gerekli önlemler alınmazsa ciddi sıkıntıların olacağını belirtti.
Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı, DP Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, yeniden söz aldı.
Eğitime çevreyle ilgili dersi koymayı başardıklarını söyleyen Ataoğlu, “Gençlerin başlattığı örnek hareket ve davranışa, temizlik etkinliğini yapanlara çok teşekkür ederim.” dedi.
Ataoğlu, orman yangınlarıyla mücadelede için 125 kişilik ekibin kurulduğunu dile getirdi.
TAK